30 Eylül 2007 Pazar

Fink Fink 2

bir küçük kuş kalbim
telden kafeslerin içinde
yeşil yaprakların uzağında
kırların uzağındayım şimdi

Michele’nin karisi kahveleri getiriyor, Fatih ne kahveye ne de kahveyi getirene bakiyor. Fatih beni suzuyor.

Bir ara yine kendi aralarinda konusuyorlar, gulusuyorlar bagirisiyorlar. Ama Fatih’in bir gozu hep bende. En sonunda “Michele, bu ne guzel ispinoz” diyor. Michele de “Istiyorsan al” diyor.

Kucucuk bir karton kutunun icinde kucucuk deliklerden nefes alarak Fatih’in evine variyoruz. Ambra, kahramani fok olan bir film izliyor, fokun adi “André”. Kutudan cikip yeni kafesime girdigimde Ambra benim kafamin renkleri ile fokun kafasinin renkleri arasinda ki benzerlegi farkedip benim adimi André koyuyor.

Cok buyuk ve tertemiz bir kafes,. Kafesin alti kumla kapli. Sivrisinekler beni rahatsiz etmesin diye Fatih kuma sardunya kokulari damlatmis. Michele’nin kafeslerinde ki gunlerden sonra kendimi sarayda hissediyorum.

Fatih az anasinin gozu degil. Bana cok iyi bakiyor. Kirlarda nasil yasadigimi, neler yedigimi, neleri sevdigimi biliyor. Ilkbaharda bana tohumlar cimlendiriyor. Nereden buluyorsa ari larvalari buluyor.

Ben zevkten dortkose en guzel sarkilarimi otuyorum. Cosetta sabahlari benim sesimle uyanmaktan rahatsiz Fatih’e “Gotur bu teneke gurultusunu, rahat rahat uyuyamiyorum” diyor. Ben cok uzuluyorum sarkilarimi guzellestiriyorum ama fayda etmiyor.

Fatih asik. Fatih herseyi seviyor. Kuslari seviyor, cicekleri seviyor, baliklari seviyor, sanati seviyor, kadinlari seviyor, kavga etmeyi seviyor. Fakat en cok benim Fink Fink icin soyledigim karsiliksiz ask sarkilarimi seviyor. Bu sarkilarda hersey var. Su sesleri, yaprak sesleri, akasyalarin cicek acarken cikardiklari sesler var. Bu seslerde agustos boceklerinin sanati, karincalarin isciligi Fink Fink’in yuva yapaken cikardigi sesler var. Bu seslerde mevsimler, mevsimlerin renkleri, mevsimlerin sicagi, mevsimlerin sogugu, mevsimlerin kokusu var. Bu seslerde hissedilmek, hissetmek, bugun var olup yarin olmamak var. Fatih sabahlarin korlerinde uyanip beni dinliyor. Bu seslerde onun cocuklugu, golleri, okulu kaytarmalari, lastik cizmeleri, ilk ask siirleri, yabani su sumbulleri, poyrazlar, lodoslar, lodoslarin kopuklu dalgalarina dokunan martilar, bogurtlenler, guvemler, kuzukulaklari, badem caglalari var. kirlardan dondugunde tepside buldugu annesinin yufka yufka actigi sicak ispanakli borek var.

Hic kimse, Cosetta da bu sesleri duyamiyor. Bir sabah gelip kafesimin kapisini aciyor. Ben saskin. Biraz da Fatih’e ayip olmuyor mu? Diye arkama baka baka ucup Piazza Vittorio’daki lubnan sedirinin en ust dalina konuyorum. Ne goreyim: Karsimda cocukluk askim Cink Cink var. Seviniyorum. Hem de biliyorum ki Fatih bana kizmayacak.

her seferinde böyle başlıyorum hayata
her seferinde yanlışlarla

ve her seferinde böyle aşık olurum
ne olur Fink Fink
beni bağışla

6 yorum:

Bluewaves dedi ki...

Bu yazilari okuduktan sonra bahceme gelen kirmizi,sari kuslarin hatta sercelerin bile bize anlatacak bir hikayesi var bizler gibi demekki diyorum.
Simdi ispinozlara da dikkat etmek lazim iclerinden biri Fink Fink olmasin!!!

berrin dedi ki...

arı larvaları nerde bulunur ?
kuşların büyük bir bölümü tek eşli
hatta
eşlerden biri öldüğünde
intihar edenleri var ... mesela angıt
fatih
papagan beslemeyi hiç düşündünmü
muhtemelen okuma yazma bilirdi sizin papagan:)

Fatih Mika dedi ki...

Sevgili Berrin,

Bu ispinozumuz sahiden oldu. Ari larvalarini balik avi malzemesi satan dukkanlarda balik yemi olarak satiyorlar.

André cok sert ve sabah cok erkenden ottugu bir de bu ari larvalarina (buzdolabinda tutmak gerekiyordu) Cosetta katlanamadigi icin bir arkadasima hediye ettim.

Cimlendirdigim soyalari ve ari larvalarini gelip elimizden alirdi.

Adsız dedi ki...

keyifli yazı...

selma dedi ki...

"...Bu seslerde hissedilmek, hissetmek, bugun var olup yarin olmamak var."

Ne güzel bir özet...
Ellerine, yüreğine sağlık.

Adsız dedi ki...

ÖNCELİKLE ÇALIŞMA İÇİN TEBRİKLERİMİ SUNARIM.

TABİ HAYAT GÜZEL AMA NEREDN BAKTIGINIZA VE NEKADAR DERİNE İNDİĞİNİZE BAĞLI.BELKİ BİR KUŞUN GÖZÜNDE BELKİDE BİR ÇOCUGUN GÜLÜŞÜNDE:):):):):):):)

SEVGİLER.