31 Ekim 2007 Çarşamba

Gelecek sefer hırsızı çaya davet edecegim

Korktum uykumdan uyanıp bir tıkırtı sesi... Birinin evimde olmasi bunu bilmek ve o sesin kendi evimde çıktıgını onaylamak...yarım saat önce aklımdan geçen düşünce “beni koru hırsızlardan” demem sonra da mantralar ve olumlamalar...çok enteresan bu acil korku durumlar, düşünceler çok açık ve net çıkıyor. Sese doğru gittim, kapıyı açtım ve adamın karanlık figürünü gördüm. Beni görmemişti. Daha pencereden yeni giriyordu. Her taraf karanlık. Kapıda durdum ve sadece bunu duydum “simdi çığlık at, ŞIMDI”. Bilinçli düşünmek mümkünmüş meğersem. Böyle durumlarda sakinlik içinden çıkar ve teslim olurmuşsun meğersem. Uzunca çığlık attım, adam geri dönüş yapıyordu, gitme kararı almıştı. Ikinci cığlık attım ve pencereye doğru koşmaya başladım, elimi uzatmıştım, öfke patlaması yaşıyordum. Aramıza tül perde girdi, adam maymun gibi bahceye atlamıştı, elim ona dokunmak üzereydi ama olmadı. Karanlıkta kayboldu. Inanamıyordum. Düşünceler bu kadar çabuk gerçekleşebilir mi? Ben korkularımla yüzleşmeye hazırmıydım? Affetme meditasyonları ciddiye almanın zamanı gelmişmiydi? Evet gelmişti.

Çok şeyi varsayıyoruz. Bu arkadaşlıkta bir gün sana teşekkür etmemesi anda allah allah neden öyle davrandi ki düşünmek, ya da sevgilin kuru temizliğini bir gün almadığı zaman kırılmak, işteki çaycının hasta olması ve sabah çayını getirmemesi ve ihmal edilmiş hissetmek, gibi hisler uyandığı zaman varsayımlarımız çoğalmış ve “şükürler olsun herşey için” duamız azalma sinyali demek bence. Hırsız girdiği zaman güvensizlik duygumu ihmal etmişim ve güvendeyim olumlamayı varsaymışım. Inanmamışım. Nasıl kandırmışım kendimi! Kaç uykusuz gece geçirip sadece bir cümle çıktı. O da “güvende olduğum için girdi ve çıktı, hikaye orda bitti, gerisi sen yaz ŞIMDI”.

Gelecek sefer ışıkları açacağım ve farklı davranacağım. “Buyrun sadece yeşil çayım var içmek isterseniz...” diyeceğim.

7 yorum:

Nilambara dedi ki...

Sevgili İndrani çok geçmiş olsun, aman bir daha da olmasın...

lütfen “gelecek sefer” deme ya da yeşil çaya alternatif çaylar da bulundurmaya kalkma sakın :))

tabii ki güvendesin ve korunmaktasın, uyanamayabilirdin ya da pencerede yani kurtulabileceğin yerde yakalayamayabilirdin...

Brajeshwari dedi ki...

indrani
boyle bir olayi `ironi` ile de olsa anlatabilmene sevindim..Hem cok zor birsey yasadıgın ,hem de yasadıgımız olaylarla dalga gecebiliyor olmak buyuk bır ustalık gerektiriyor cunku...Zor birsey..Bu anlamda da kutlarım seni...Cok cok gecmis olsun..

hep korusun seni meleklerin..

berrin dedi ki...

çok geçmiş olsun irem - hırsız piyasasında çay ikramıda var diye kulaktan kulaga yayılırmış - sende hırsızlara çay ikram eden kadın diye ünlü olurmuşsun mesela:)umarım böyle olayları birdaha hiç yaşamazsın

Mehtap Pasin Gualano dedi ki...

sevgili Indrani,
gelecek sefer olmamali bence de.. Kapini pencereni iyice saglamlastir ve yesil cayi arkadaslarin icin sakla bence.. Cok gecmis olsun..

Navanalini D D dedi ki...

Hayatımız düşüncelerimizin bir oyunu tabiki ve biz oyuncular aynı zamanda senaristler çok geçmiş olsun sevgili İndrani

crispy dedi ki...

Sevgili İndrani,umarım evine bir daha böyle davetsiz misafirler gelmez.

Betül

Fatih Mika dedi ki...

Sevgili İrem,
Ben evimizin kapısının kilidini çevirdiğimde önce kapıyı kilitlemeyi unuttuğumu sanmıştım. İçeri ilk adımımı attığımda eve hırsız girdiğini anladım. Önceden düşünemediğim bir davranışla hemen kapıyı kilitleyip elime mutfaktan bir bıçak aldım. Hırsız çoktan kaçmıştı.

Daha sonra soğukkanlı bir şekilde düşününce ikimizin de şansının yaver gittiğini düşündüm.

Üstelik o gün italyan vatandaşlığına kabul edilmiş, nüfus kağıdımı almaktan dönüyordum. İtalya'da yaşadığıma yüzde yüz emin olmuştum.

Bir daha kullanma olanağımızın olmadığı bazı deneylerimiz var. Belki böylesi daha iyi. Büyük geçmiş olsun.